Bağlantı Kuramayanlar Bağımlılığa Yöneliyor

Uzman Psikolog Arzu Hamurcu: Bağımlılıkların Arkasındaki Gerçekler

Uzman Psikolog Arzu Hamurcu, hızlı tüketim çağının insanlar üzerindeki en önemli etkilerinden birinin bağımlılıklar olduğunu vurgulayarak, “Bağ kuramayan insanlar bağımlılıklara yöneliyor” şeklinde konuştu.

Fazla haz elde etme isteğiyle bağımlılıklara başvurduğunu belirten Hamurcu, “Hızlı tüketim çağının getirdiği en önemli etkenlerden biri bağımlılıklardır. Bağımlılıklar genellikle haz odaklıdır ve bu konuda yoğun bir çalışma yürütüyoruz. Kişiler, daha fazla haz alabilmek ve hızlı bir şekilde mutluluğa ulaşabilmek için bağımlılıklara yönelebiliyor. Bu durumu sadece kumar gibi belirli alanlarla sınırlamamak gerekir. Tüm bağımlılıklar, aslında haz almayı hedefler. Kimi zaman hormonal seviyelerle de ilişkilendirilebilirler. Bu noktada üzerinde durduğumuz en önemli konulardan biri, bağımlılık kavramının derinlemesine incelenmesidir. Genellikle şunu söyleriz; bağ kuramayan insanlar bağımlı hale gelebilir. Sağlam ve sağlıklı ilişkilerden yoksun hisseden bireyler, kendilerini anlaşılan ve değerli hissedebilecekleri diğer bağımlılıklara yönelebilir. Bu durumda kişi aslında maddeyi değil, o maddenin verdiği duygusal tatmini arar ve bağımlı hale gelir. Bu önemli bir noktadır çünkü hangi durumun, hangi duygunun ve hangi zaman diliminin bağımlılığa sevk ettiğini bilmek hayati önem taşır. Örneğin, kumar oynama isteği hangi durumlarda ortaya çıkıyor? O an başka hiçbir şey yapamaz mıyız? Bu durumu kontrol altına alabilmek için elimizden geleni yapmalıyız. Yani kumar yokken, kumarın eksikliğinde başka aktivitelere yönelebiliyor muyuz? Bu noktayı anlamak ve erken önlem almak son derece hayati bir adımdır” şeklinde konuştu.

Hamurcu, yoksunluk krizleriyle başa çıkmanın önemine değinerek, “Eğer kumar veya herhangi bir bağımlılığın yerine başka aktiviteler koyabiliyorsak, bu durum oldukça olumludur. Hepimiz bir şeylere merak duyabiliriz ama asıl mesele, o merakı bağımlılığa dönüştürdüğümüzde karşılaştığımız eksiklik krizleridir. Bu noktada, çevresel destek almak hayati öneme sahiptir. Yakın çevremizden sosyal destek alabiliriz. Bu durumu paylaşarak etrafımızdaki insanlardan destek istemek ve bazen maddi yardım talep etmek, özellikle kumar bağımlılığı gibi durumlarda önemli olabilir. Çünkü kişiler, nakit paraya ulaştıklarında tekrar o bağımlılık kaynağına dönebilirler. Yani asıl mesele, yoksunlukla karşı karşıya kaldığımızda verdiğimiz reaksiyonu tespit etmektir. Eğer sorunlar ciddileşirse, yoksunluk kriziyle başa çıkmakta zorlanıyorsak, kendimize veya çevremize zarar verme, sosyal ilişkileri koparma, izole olma gibi belirtiler gösteriyorsak mutlaka bir uzmana başvurmalı ve destek almalıyız. Bağımlılık genellikle tek başına üstesinden gelinebilecek bir sorun değildir. Bu durum asla kötü bir şey değildir, aksine bağımlının içinde bulunduğu hikayeyi keşfetmek için bir fırsattır. Bireyler, tek başlarına bu sorunu çözmeye çalıştıklarında, bağımlılığın tuzağına daha çok düşebilirler ve zamanla bu tuzağa sıkışıp kalabilirler. Bu noktada olumsuz sonuçlarla karşı karşıya kalınabilir. Bu yüzden bağımlılık belirtileri ortaya çıktığında veya ilk belirtiler hissedildiğinde, mutlaka bir uzmandan yardım almak ve destek almak, daha büyük sıkıntıları önlemek adına önemlidir” açıklamalarında bulundu. – KAYSERİ

Hesap Aç, 1.000 TL Kazan. BYBIT TR’ye Şimdi Üye Ol. Reklamdır
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Yerel

Related Posts

Kabuğunu limonla kaynatıp içen yaşadı: Kolesterolden eser kalmayacak

Uzmanlara göre, bu karışım kolesterolü dengelemek isteyenlerin yeni gözdesi oldu. Kabuğunu limonla kaynatıp içmeniz yetiyor…

Ekonomik sebepler astımı tetikliyor: ‘Hastalar ekonomik yetersizlik nedeniyle ilaçlara ulaşamıyor’

Her sene astım hastalığına dikkat çekmek ve farkındalık yaratmak amacıyla 6 Mayıs’ta kutlanan Dünya Astım Günü bu sene de çeşitli etkinlik ve toplantılarla kutlanacak. Astım Günü kapsamında Cumhuriyet, hastalığın detaylarını ve Türkiye’deki durumunu Türk Toraks Derneği’nden Doç Dr. Osman Elbek ve Doç Dr. Deniz Kızılırmak ile konuştu.

Aşırı aktif mesane kadınları tehdit ediyor! Ani idrar yapma isteği en tipik belirtisi

“Ani idrarım geldi, yetişemedim”, “Çok sık idrara çıkıyorum, böbreklerim iyi çalışıyor”, “Evden çıkmadan önce mutlaka tuvalete girerim” Günlük hayatımızda yaşadığımız veya çevremizden sıkça duyduğumuz bu yakınmalar, toplumda “aşırı aktif mesane” olarak bilinen mesane hiperaktivitesi hastalığının sinyali olabilir.

Sebze meyvedeki pestisiti yok eden Japon taktiği! Evdeki 2 malzeme yetiyor

İlkbaharın taptaze çilekleri, parlak renkleri ve iştah açıcı görünümleriyle sofralarımıza gelir. Ancak bu lezzetli meyvede gizlenen pestisitler sağlığımız için bir tehdit oluşturabilir. Bu aşamada, sadece su altında durulayarak yapılan temizlik yetersiz kalabiliyor. İşte Japonların sırrı.

Sürekli yorgun hissediyorsanız bu diyet tam size göre!

Ketojenik diyet, yalnızca kilo kaybı değil, aynı zamanda dengeli enerji ve mental sağlık için de etkili. Diyetisyen Fatma Aybike Bozoklu, yaz aylarında kan şekeri düşüşü ve ani açlık krizlerini önleyen bu beslenme modelini anlattı.

Deprem kadar tehlikeli! Panik hali yaralanmalara neden oluyor

Depremde fiziksel güvenliğiniz kadar sakinliğinizi ve ruh sağlığınızı korumanız da hayati önem taşıyor. Uzm. Psikolog Tuğçe R. Tuncel Dursun, deprem anında yaşanan panik halinin nasıl kontrol altına alınabileceğine dair önemli bilgiler verdi.