Ege Denizi’nde günlerdir süren deprem fırtınası, endişelere yol açtı. Olağan dışı sismik hareketliliğin büyük bir depreme veya tsunamiye yol açıp açmayacağı tartışılırken Prof.Dr Süleyman Pampal konuştu.
EkolTV’de yer alan habere göre Ege’de peş peşe meydana gelen sarsıntılarla ilgili konuşan Süleyman Pampal “Bu depremler volkanik kökenli. Santorini tarihsel dönemde çok sayıda volkan püskürmesiyle bu olayları yaşamış. Biz bunlara haberci deprem diyoruz. Lavlar yeryüzüne yaklaştıkça sığlaşıyor. Bunlar haftalar aylar hatta yıllar sürebilir. 2011 ve 2012 yılları arasında sürmüş bu durum. Santorini’de bir patlama olmadı. Bu sefer patlayabilir. Bu durum Santorini çevresini etkiler bize de az çok etkisi olabilir.
Bölgenin bu depremlerden bağımsız olarak yakın güneyinde yer alan Helen yayı üzerindeki Afrika levhasıyla anadolunun sınırında, diğer kuzeydeki Batı Anadolu’da Gediz ve Büyük Menderes Grabenleri’nin deniz tarafında aktif faylar var. Bu faylar kırılabilir, o zaman da 7 hatta Helen yayı üzerinde 8 hatta 8.5’e kadar depremler olabilir. Bu depremler olursa tsunami etkisi olur. Güneybatı Anadolu’da Antalya, Muğla, Aydın İzmir ve yukarı Çanakkale’ye doğru bir miktar hasarlar oluşabilir. O bakımdan tsunami etkisinin dikkate alınması ve halkın billinçlendirmesinde fayda var. Çünkü tsunami depremden sonra başlar. Bu sırada kaçmak için zaman vardır” şeklinde konuştu.
Uzmanların sık sık deprem riski olduğuna dikkat çektiği Silivri’de denizin 150 metre kadar çekilmesi ve kabarcıklar oluşması akıllara ‘deprem olabilir mi?’ sorusunu getirdi. Pampal “Bu çekilmeler deprem ile ilgili değil. Bu olaylar genellikle gel gitlerle alakalı. Yani atmosferik olaylarla medcezir dediğimiz konularla ilgili olabilir: Bunu sıklıkla görürüz ‘deniz çekildi deprem mi geliyor?’. Denizin çekilmesi gel git olaylarıyla ilgilidir. Depremle ilgili olması için depremin olmuş olması lazım. O zaman da hafif bir çekilme olur, tsunami dediğimiz dev dalgalar kıyıya doğru hareket eder. Ama depremden sonra ortaya çıkan bir durumdur sonra değil” dedi.
